Psikopat terimi, genelde toplumun dürüstlük gibi normlarina uymayan, empati ve pismanliktan yoksun kisileri ifade etmektedir. Psikopat kisilige disaridan bakildiginda, normal ve saglikli insan izlenimi vermesine ragmen böyle bir kisinin kendi bakis acisi disindaki farkli bakis acilarina saygi duymasi ve kendisi gibi düsünmeyen veya inanmayan insanlara hak vermesi imkansizdir. Narsist birisi, kendisiyle kurdugu iliskide gercekci olmayi ve fantezilerden yoksun yasamayi reddederken gercekcilige faydaci bir sekilde yaklasan psijkopat bir kisi dogrudan hayata karsidir. Narsist bir kisi hayranlik ve ün pesinde kosarken psikopat bir kisi ise eger menfaatlerine yarayacaksa hayranligi ve ünü elde etmeye calisir.
Psikopat bir kisi; toplumla iliskisinde kibirli ve aldaticidir, cok rahat yalan söyleyebilmektedir, utanma duygusu yoktur. Baskalarina istediklerini yaptirmasi icin her yolu mübah görür. Baskalarina kötülük yaptiginda vicdan azabina kapilmaz, arkasinda aci ceken insanlar biraksa bile son derece rahattir. Sisirilmis ve görkemli öz deger duygusuna sahiptir. Kendi eylemlerinin olumsuz sonuclarinin sorumlulugunu asla üstlenmez. Finansal olarak baskalarinin zararina olacak sekilde parazit bir yasam tarzina bagimlidir ve böyle bir yasam tarzini elde etme mücadelesi verir.
Bu kitapta, yukarda özellikleri sayilan psikopatligin bilim alaninda tasidigi anlamin yani sira psikopatligin degisik özellikleri ve sosyal iliskilerde nasil aciga vuruldugu tartisilmistir. Sevgiden nefrete kadar psikopatligin degisik duygularla iliskisi incelenmis ve cöllesmis bir ruhsal yapinin neden insanliga düsman bir konuma gelebildigi gösterilmistir. Ayrica bu kitapta, edebiyatta psikopat kisiliklerin nasil ortaya konuldugu, siyasette psikopatlarin nasil yükselebildigi, ahlaksal cürümenin nasil yayginlasabildigi, dürüst ve sevgi dolu bir insanin nasil var olabilecegi de tartisilmistir.